Bence hayat yanlış zamanda yanlış yerde olmaktan ibarettir.
Bunun farkına varabilmen için, epeyce bir zamanın geçmesi gerekir.
Ama genellikle yanlış zamanda olduğun söylenir.
Yanlış yerde olduğunu bilemezsin, o anda kendini görmen imkansızdır.
Bir çıkış yolu aradığını fark ettiğin zaman, yanlış yönde olduğunu anlaman uzun sürmez.
Oradan hızlı bir şekilde kaçıp kurtulmak istersin. Ama imkansızdır.
Bu düşünceye dik bir yamacın tepesindeyken,
Aşağıya sallanan sonbahar yapraklarına tutunmak için son bir çaban da fark edersin.
Ve bazen o kadar çok şiddetli bir rüzgar eser ki,
Adım atmayı bırak, yerinde saymaya bile gücün olmaz.
Yorumlar da yapacağım ama önce şu gerek; takip etme butonu nerede :D
YanıtlaSilbu arada 35/5=7 eder ki sanırım doğrusu 35,5 idir :D
Takip düğmesini bulduktan sonra demeliyim ki,
YanıtlaSilfarkındalık acıydı
acının rengi de kırmızı
kırmızı bir deniz
deniz de balığa sıkıcıydı
sıkıcılık güzel zanaat
zanaata artık yer yok
yoklukla çokluk arasında boktan bir kirlilik var
varoluşsal bir düş
düşmeye de yüz tutar
tutarsız bir savaş
savaşmak yasak
yasağın da yasası çok
çoğumuz aç
açımız da tok
tokmaktan bir hayat
hayattan bir hayalle de nedendir, altta kalanın canı çıksın oynamak…
öncelikle eyvallah. güzel bir yazı.
YanıtlaSilbir de şu var;
http://buraturka.blogspot.com/2012/05/gecenin-rengi.html