21 Mart 2012 Çarşamba

Ben kimim?

Gecenin karanlığında yürürken, sokak lambasından saçılan ışıklarla önünü görebiliyordu. Elinde büyük bir çantası, uzun paltosu ve umutsuzca attığı adımları sayarcasına bulunduğu sokağın bir köşesinden diğer köşesine yürüyordu. Gitmek istediği bir yer ya da aklında var olan bir yere gitme gibi bir çabası yoktu. Sıkıntılı bir akşamüstü geçirdiği çok belliydi. Ve fazlasıyla içmişti. Ya unutmak istediği bir şey vardı, ya da onu unutmasına sevk eden içtiği votkalar. Uzun zamandır böyle olduğunu iyi biliyordu. Gecenin bir vakti dışarı çıkıp, alkolün verdiği keyifle birlikte bomboş sokaklarda yürüyüp hava alıyordu. Sonra her zaman, her alkol aldıktan sonra takıldığı şükrü usta'nın salaş seyyar kokoreççi'sine oturdu. Daha yeni yeni kendine geliyordu. Bol acılı ve bol kimyonlu kokoreçi'ni yerken aklına bir soru takıldı. ''Ben kimim''.


Kokoreç'ini bitirdikten sonra sendeleyerek ayağa kalktı. Kirli ve uzun paltosunun cebinde taşıdığı ve dışarıdan yarım yamalak ta olsa göründüğü kitabını çıkardı. Kitabı okuyarak uzun bir yolun başlangıcında olduğunun farkındaydı.


Kitaptan bir parça sesli bir şekilde okuyarak, yoluna devam etti.


''Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım, kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım''


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder